Bir zamanlar, Renkli Ormanda küçük ve tatlı bir Tavşancık yaşardı. Tavşancık çok neşeliydi ve her gün yeni şeyler öğrenmeyi çok severdi. Bir sabah, tık tık tık diye hop hop hop adımlarla ormanda yürüyordu. Güneş parıldıyor, kuşlar şarkı söylüyordu. Tavşancık, ormanın en güzel yerlerine bakarken, pof pof pof gibi hafifçe zıplıyordu.
Tam o sırada, minik bir Baykuş yuvasının yanına geldi. Baykuş, büyük ve turuncuydu, mışıl mışıl uyumana yardım ederdi. Baykuş, “Merhaba Tavşancık! Bugün hava ne kadar güzel! Renkli yapraklar yere döküldü, sanki kar gibi yumuşacık. Bak sana bir sır veriyorum: ormanda renkler çok önemli!” dedi. Tavşancık “Renkler mi? Hangi renkleri seviyorsun?” diye sordu. Baykuş, “Kırmızı, yeşil, mavi ve sarı! Bu renkler doğanın en güzel süsleridir,” dedi. Tavşancık, “O zaman ben de renkleri seviyorum!” diye sevindi.
Ve sonra, onlar birlikte neşeyle şıp şıp şıp adımlarla yürümeye devam ettiler. Birlikte, havuç tarlasına gittiler. Havuçlar turuncu ve uzun uzun sarkıyordu. Tavşancık “Hop hop hop, ne kadar güzel renkler!” diye sevinçle zıpladı. Bu sırada, sevimli Sincap geldi. Sincap, kahverengi ve tatlıydı. “Merhaba dostlarım! Ben de buradayım! Elimi yüzümü yıkadım, şımar şımar!” dedi. Herkes gülümsedi.
Birlikte, ağaçların dallarına tırmandılar ve ormanın en yüksek noktasına çıktı. Oradan, gökyüzü mavi ve bulutlar pamuk gibi görünüyordu. Sincap, “Bakın, gökyüzü mavi ve çok büyük! Soluk alınca, burası çok rahatlatıcı olur,” dedi. Tavşancık, “Gerçekten! Her şeye sevgiyle bakmak, güzel düşünmek çok önemli!” diye mırıldandı.
Sonra, küçük ve sevimli Maymun ormandan geçti. Maymun, şakacıydı ve şıp şıp şıp zıplıyordu. “Hadi, hadi! Birlikte oyna! Paylaşmak ve yardım etmek çok güzel!” dedi. Onlar da hep birlikte, eğlenerek ve oyunlar oynayarak mutlu oldular. Birlikte, orman renkleriyle ve arkadaşlıkla doluydu. Tık tık tık zaman geçti, ve yavaş yavaş akşam oldu.
Hep birlikte, güzel bir uyku öncesi masal dinlediler. Tavşancık, “Renkler ve arkadaşlar bizim en güzel hazinemiz!” dedi. Bütün hayvanlar, yumuşacık uykuya daldılar, mışıl mışıl uyuyorlardı. Renkli ormanın küçük ve tatlı sakinleri, mutlu ve huzurlu bir geceye adım attılar. İşte, çocuklar, bu masal burada bitti. Güzel rüyalar, tatlı uykular… Şıp şıp şıp uyku, şıp şıp şıp!”
