“Baslik”: “Kel Oğlan ve Renkli Macerası”,
“Hikaye”: “Bir zamanlar, geniş ve yeşil bir ormanın içinde minik bir köy vardı. Bu köyde, çok tatlı ve sevimli bir çocuk yaşardı. Adı Kel Oğlan’dı. Kel Oğlan’ın saçları sarı altın gibi parlardı, gözleri ise gökyüzü kadar mavi ve pırıl pırıl yansıyordu. Her sabah uyandığında, o güzel ormanın ve arkadaşlarının arasında yeni maceralara atılmayı çok severdi. Hop hop hop, o yavaş yavaş uyanır ve gülümserdi.nnBugün de yine renkli bir gün olacaktı. Kel Oğlan, en sevdiği renkleri görmek için arkadaşlarına sordu. “Bana en sevdiğiniz rengi söyleyin,” dedi. İlk önce Sevimli Tavuk tık tık tık diye öterek cevap verdi: “Ben sarı rengi çok severim! Güneş gibi parlak ve mutlu!” Kel Oğlan, “Harika!” dedi ve gülümseyerek sarı renkli kırlangıçlara bakmaya başladı.nnSonra, Mavi Yılan ve Pembe Tavşan yanına geldi. Mavi Yılan, “Ben mavi rengi seviyorum, çünkü gökyüzü gibi özgür ve sonsuz!” dedi. Pembe Tavşan ise “Ben pembe rengi çok seviyorum, çünkü o yumuşacık ve güzel!” diye seslendi. nnHer biri kendi rengini anlatırken, Kel Oğlan hop hop hop diye zıpladı. “Renkler ne kadar güzel ve farklı!” dedi. “Hadi hep birlikte en sevdiğiniz renkleri paylaşalım!”nnBirlikte yürürken, küçük bir dereye geldiler. Şıp şıp şıp, su sesleriyle oynaşıyorlardı. Derede yansıyan gökyüzüne baktılar ve orada bir çok renk gördüler. “Bakın!” dedi Kel Oğlan, “Gökkuşağı gibi renkler var orada!”nnGüneş biraz daha parlak olunca, ormandaki diğer hayvanlar da ortaya çıktı. En sevimli Minik Kelebek, uçuştu ve parlak kanatlarını gösterdi. “Ben rengarenk kanatlarımla uçmayı çok seviyorum!” dedi. Diğerleri de kendilerini gösterdiler; kocaman bir yaprak gibi yeşil, parlak kırmızı bir elma, mor bir kuş…nnKel Oğlan ve arkadaşları her gün yeni renkleri ve yeni arkadaşları keşfederdi. Öğrendiler ki, renkler kadar insanlar ve hayvanlar da ne kadar farklı olursa, hayat o kadar neşeli ve eğlenceli olurmuş. El ele tutuşup şıp şıp şıp, dereye tekrar baktılar ve orada yeni maceralar planlamaya başladılar. nnTık tık tık! İşte uyku zamanı yaklaşıyordu. Hepsi güzel ve renkli rüyalara dalarken, Kel Oğlan içini huzur dolduran bir melodiyle mışıl mışıl uykuya daldı. Renkli hayalleriyle, sevgiyle, anlayışla… birlikte uyku öncesi masal bitmiş oldu.nnİyi uykular, tatlı rüya! Bembeyaz bulutlar kadar hafif, gökkuşağı kadar renkli bir dünya bizimle olsun. Pof pof pof, güzel günler ve sevgi dolu maceralar dileriz.”
}
}
