“Baslik”: “Nazlıcan’ın Renkli Ormanı Macerası”,
“Hikaye”: “Bir zamanlar, küçük ve tatlı bir tavşan olan Nazlıcan yaşardı. Nazlıcan çok meraklı ve sevgi doluydu. Ormanın içinde sürekli yeni şeyler keşfetmek isterdi. Bir gün, büyük ve renkli bir gökkuşağı gördü. “Tık tık tık!” dedi Nazlıcan ve arkadaşlarını çağırdı. Toptaş, minik sincap, çok neşeliydi ve ağaçlardan ağaçlara hop hop hop ederdi. “Vız vız!” diyen bir arı, çiçeklerin arasında uçuşuyordu ve şırl şırl şırıldayan suyu sevdi. Gün boyunca herkes ormanda beraber oynamaya başladı.nnNazlıcan, en sevdiği şeyleri paylaşmayı çok severdi. “Hop hop hop!” diyerek arkadaşlarına en güzel meyveleri gösterdi. Elmaları ve portakalları birlikte toplamışlardı. Çocuk masalları gibi bu maceralarda, her zaman yardım etmek ve paylaşmak önemliydi. Nazlıcan, arkadaşlarına sabırla yaklaşırdı. Bir gün, minik sincap Toptaş kaybolmamak için ağaçlara tutunmayı öğrendi ve sonunda hepsi güvenle eve döndüler.nnOrmanda rengarenk şekiller vardı. Kırmızı, sarı, mavi… Her biri birbirine uyumlu ve güzel görünüyordu. Nazlıcan ve arkadaşları, doğayı sevmenin önemini anladılar. Renkler, sayı ve şekiller öğrenmek çok eğlenceliydi! “Pof pof pof!” diye ses çıkaran tavşancık, ormandaki tüm hayvanlara yardım ediyordu.nnGünün sonunda, güzel bir gökyüzü altında, herkes şarkılar söylüyordu. Nazlıcan, her zaman arkadaşlarına sevgiyle yaklaştı. Uyku öncesi, en sevdiği tatlı ninniyi söyledi: “Büyülü rüyalarda buluşuruz, tatlı uykular bizim oluruz…” Ve herkes çok mutlu uykuya daldı, sabırsızlıkla yeni maceralar bekledi.nnİşte böylece, Nazlıcan ve sevimli arkadaşları, renkli ormanlarında mutluluk ve sevgiyle yaşadılar. Gülümsemeleri ve kucaklaşmaları hep sürdü. Bu hikaye, çocuk masalları ve uyku öncesi masal olmanın yanı sıra, paylaşmak, sevgi ve sabır gibi güzel değerleri de anlatır. En güzel rüyalara, tatlı uykulara…”}
}