Bir zamanlar, küçük ve sevimli bir çocuk vardı. Adı Kel Oğlan’dı. Kel Oğlan çok meraklı ve oyuncuydu. Bir gün, parlak renklerle dolu büyük bir ormana gitti. Tık tık tık diye adım attı. Ah! O ormanda küçük arkadaşlarıyla tanıştı. Bir tane minik arı vardı, vız vız diye uçuyordu. Hop hop hop diye zıplayan sevimli bir tavşan da gördü. Pof pof pof diye şişen kocaman bir balon gibi konuşan bir kelebek vardı. Kel Oğlan, bu arkadaşlarıyla çok mutlu oldu. Birlikte oyunlar oynadılar, gülüştüler ve sıcacık dostluklar kurdular.

Ormanın içindeki ağaçlar çok güzel renklerdeydi. Kırmızı, sarı, mavi … Her ağaç farklı şekillerdeydi. Kel Oğlan, arkadaşlarına “Paylaşmak çok güzel!” diye bağırdı. “Bakın! Renkler ne kadar güzelmiş!” diye ekledi. Birlikte renkleri toplamaya başladılar. Birlikte çalışınca işler daha kolay olurmuş. Peki, neden mi? Çünkü yardım etmek, arkadaşlıkta en güzel şeydir!

O gün, Kel Oğlan ve arkadaşları, ormandaki küçük canlılara yardım ettikleri için çok mutlu oldular. Çünkü paylaşmak ve yardım etmek, kalpleri sıcacık yapar. Aynı zamanda, her sevinçli gün sonrası güzel bir uyku gelir. O gece, Kel Oğlan ve arkadaşları, hafif hafif uykuya daldılar. Mışıl mışıl, tatlı rüyalara uçtular.

İşte, bu masal burada bitti. Ama arkadaşlık ve paylaşmak hep bizimle kalır. Tık tık tık! Bu masal sana ne kadar güzel arkadaşlıklar ve sevgi dolu günler getirecek diye düşünüyorum. Şip şak, şıp şıp, şıp şıp! Mutlu ve neşeli uykular diliyorum. Uyku öncesi masal saatimiz burada sona erdi. Tatlı rüyalar, sevgiyle kal! Güzel küçük kahramanlar, uyku kabuslarına yer yok! Gözlerini kapat, hayal dünyasında rengarenk maceralara atıl! Hop hop hop! Rüya bahçesinde en tatlı uyku seni bekliyor!