“Baslik”: “Renkli Ormandaki Gizemli Çiçekler”,
“Hikaye”: “Bir zamanlar güzel mi güzel bir ormanın içinde Minik Tavşan Mavi, Minik Sincap Sarı, Minik Kuş Pınar ve Minik Kaplumbağa Yeşil yaşardı. Bu arkadaşlar her gün birlikte oynar, güler, ve doğayı çok severdi. Tık tık tık adımlarla ormanın derinlerine doğru koşarlardı, hop hop hop zıplarlar, pof pof pof sesleriyle etrafta neşe saçarlar.!nnBir gün, ormanın en güzel yerine, parlak ve renkli bir çiçek çıktı. Bu çiçek, altın sarısı yaprakları ve kırmızı, mavi, yeşil renkleriyle parıldıyordu. Hep beraber şöyle dediler: “İşte bu, ormanın sihirli çiçekleri!” Ama bu çiçekler çok özel ve eğlenceliydi, çünkü her rengi farklı bir hikaye anlatıyordu.nnMinik Tavşan Mavi, büyükçe bir yaprakla çiçeğin etrafında dönerken, “Vız vız !” diye küçük bir arı kendini gösterdi. Arı dedi ki: “Bu çiçek, paylaşmayı ve sabrı öğretir. Herkes onun rengini görmek ister ama paylaşmak çok güzeldir.” Minik Sincap Sarı, heyecanla zıpladı ve dedi ki: “Pof pof pof! Bu çiçek bizim en güzel arkadaşımız!”nnMinik Kuş Pınar, uçup çiçeğin orta kısmını keşfederken, “Şıp şıp şıp!” su damlaları gibi parıldamayan renkler fark etti. “Gerçek ten bu, doğayı sevmenin ve korumanın göstergesidir!” dedi. Minik Kaplumbağa Yeşil ise, yavaş ama emin adımlarla yanlarına gelerek, “Sabretmek ve dikkatli olmak da çok önemli, tık tık tık!” diye ekledi.nnÇocuklar ve hayvanlar, ormanın içinde bu sihirli çiçeklerin etrafında toplandıkça, birbirlerine yardım etmenin ve paylaşmanın mutluluğunu öğrendiler. Her biri kendi rengini ve şekliyle doğayı sevgiyle korumayı hatırladı. Eğlenceli gürültülerle saatler geçti,”Hop hop hop!” dediler, “tık tık tık!” saçma sapan, eğlenceli şarkılar söylediler. En sonunda, gururla şöyle dediler: “Biz bir aileyiz! Ve orman bizim evimiz!”nnGece olunca, hayvanlar ve çocuklar, renkli çiçeğin etrafında sakinleşti, mışıl mışıl uykuya daldılar. Mini minik arkadaşlar, o kadar mutlu ve huzurluydu ki, herkes kendi sevdiği hayvan arkadaşlarıyla birlikte güzel rüyalara daldı. El yordamıyla, fısıltı halinde, çok tatlı bir ninni gibi, uyku öncesi masal bitti… Hepsi, mutluluk ve sevgiyle dolu, gülümseyerek uyudu. Tık tık tık!”
}
}